BIST 100 9.524,59 % -0,06
USD/TRY 32,5745 % 0,14
EUR/TRY 34,7145 % 0,08
Piyasalar
9.524,59
% -0,06
32,5714
% 0,13
34,7161
% 0,09
1,0636
% -0,07
45,49
0,00
2.382,96
% 0,16
87,16
% 0,06
En son haberlerden haberin olsun istemez misin?

Çin'in kur politikası

Kur savaşları yeniden gündeme gelirken Çin’in yuandaki yükselişe rağmen devalüasyona gitmeyeceği, kurda “huzuru” yakalamayı hedefleyeceği düşünülüyor

Çin'in kur politikası
THE ECONOMIST 04 03 2015, 20:26

Uzun süredir kur politikalarını savunmak zorunda kalan Çinli yetkililer son dönemlerde kendilerine yöneltilen suçlamaların ardından en azından olayın ironisinin zevkine varabilirler.

Yıllar boyunca dış yatırımcılar ve ekonomistler Çin'i ihracatını destekleyebilmek için yuanı yapay biçimde zayıf tutmakla suçluyordu. Şimdi ise Çinli eleştirmenler bunun tam tersini yapıyor: Hükümetin yuanı bilerek güçlü tuttuğu ve bunun da ekonomiye zarar verdiği. Bazıları Çin'in yakında rotayı değiştirerek yuanı devalüe edeceğini düşünüyor. Fakat Çinli yetkililer yuanın zayıf göründüğü dönemde nasıl değer kazandırmak için bir girişimde bulunmadıysa güçlü göründüğü dönemde de zayıflatmak için pek bir girişimde bulunmayacak gibi. 

Yuan bu yıl şu ana kadar dünyanın en iyi performans gösteren para birimleri arasında. Bunun nedeni ise basit. Her ne kadar Çinli yetkililer yuanın değerini diğer para birimlerinden oluşan bir sepete göre ayarladıklarını söyleseler de gerçekte yuan hala gevşek bir biçimde de olsa dolara bağlı. Doların geçtiğimiz 7 ay boyunca diğer birçok para birimi karşısında yükselmesiyle beraber yuan da bir yükseliş kaydetti. Dolar, dünyanın en çok işlem gören 7 para birimi karşısında geçtiğimiz Temmuz'dan bu yana yüzde 15'in üzerinde değer kazanırken, yuan karşısında bu yükseliş yüzde 1'in hemen altında kaldı. Bunun sonucu olarak ticaret ağırlıklı terimlerde baktığımızda Çin para birimi tüm zamanların en yüksek seviyesinde.

Devalüasyon bekleyenler ise ekonominin içinde bulunduğu durumun böylesine güçlü bir seviyeyi yansıtmadığını söylüyor. Çin'in sermaye hesabından yalnızca 4. çeyrekte 90 milyar dolarlık çıkış yaşandı. Bu arada merkez bankası da devreye girerek 4 trilyon dolarlık döviz rezervinin ufak bir kısmını sattı ve yuanı biraz yükseltmek için piyasalara müdahale ettiği sinyalini verdi.

Her şey eşit tutulduğunda devalüasyon, Çin tarafından ihraç edilen malların rekabet gücünü bir nebze yeniden kazanmasına yardımcı olabilir. İthal malların fiyatını yükselterek aynı zamanda Çin'in deflasyonu gözardı etmesini de sağlayabilir. Avrupa ve Japonya'dan gelen parasal genişlemelerin bazı para birimlerine değer kaybettireceği göz önüne alındığı zaman Çin'in kenarda öylece oturup oturmayacağını sormak mantıklı.

Bunlara rağmen devalüasyonun maliyetinin faydalarından daha çok olması için 2 neden var. Birincisi bunun istenen ekonomik sonuçları getirip getirmeyeceğinden duyulan şüphe. Kur savaşları söylemlerine rağmen Asya ülkeleri para birimlerine yönelik şu ana kadar büyük bir çatışmadan kaçınmış durumda. Eğer bölgenin en büyük ekonomisi bir atak başlatırsa diğer ekonomiler de bunu takip eder ve dolayısıyla beklenen avantajların da önüne geçmiş olur. Öyle ki bir devalüasyon ekonomiye de zarar verebilir. Değer kaybeden bir yuan sermaye çıkışını da hızlandırabilir. Bunun da ötesinde yuanın zayıflaması yaklaşık 1 trilyon dolarlık dış borcu olan Çin şirketlerini de tehlikeye atabilir. 

İkinci neden ise devalüasyon politikasının Çin'e vereceği zarar. Kısa vadede ABD'den Çin'in kuru manipüle ettiğine dair eleştirilere neden olarak karşı önlemlerin alınmasına yol açabilir. Uzun vadede ise yuanın dolara rakip olma çabalarına zarar verebilir. En güçlü para birimleri diğerleri çalkantıya kapıldığı zaman güvenli liman görevini görebilenlerdir. Asya krizinin gerçekleştiği 1997-98 yılları ve 2008 küresel mali krizinden sonra Çin, devalüasyona gitmek için elinde çok fazla nedeni olmasına rağmen dolar karşısında sabit bir kur oranı sürdürdü. Bu tür hareketler yuanın güvenilirliğini de artırdı. Şu anda alel acele yapılacak bir devalüasyon bu güvenilirliğe darbe vurabilir.

Bütün bunların yanında yuanın önümüzdeki aylarda biraz zayıflayabileceğini de söyleyebiliriz. Son dönemlerde cari fazlada yaşanan düşüş ve sermaye çıkışıyla beraber piyasa en azından ılımlı bir değer kaybına işaret ediyor.

Merkez bankası aynı zamanda spekülatörlerin çabalarını boşa çıkarmak ve firmaların yabancı kurlara yönelik hassasiyetlerini kontrol altına almaları adına kur piyasasını daha dalgalı yapmayı amaçladığını duyurdu. Döviz piyasası düzenleyicilerinden Guan Tao bu ay eski bir Çin atasözünü hatırlatarak ciddi bir ton takındı: "Bilge bir adam tehlikeli bir duvarın yanında durmamalı." Doların inatçı yükselişi belki bir iki taşı kırabilir ama Çin, yuanın çökmesine izin vermeye henüz hazır değil.  

Yukarı

Business HT×