WSJ
13 04 2015, 16:02 Güncelleme: 18:44
Hillary Clinton Pazar gecesi sosyal medyada yayınladığı bir video mesajla başkanlık yarışında Demokrat Parti'den adaylığını açıkladı. Eski First Lady ve Dışişleri Bakanı olan Clinton dünyanın en çok tanınmış politik figürlerinden biri. Ancak yine de adayın yaptıklarına ve vaadettiklerine bir bakmakta fayda var. İşte seçilirse ABD'nin ilk kadın başkanı olarak tarihe geçecek adayın profili:
GEÇMİŞİ
26 Ekim 1947'de Chiacago'nun dışında, Park Ridge'de doğan Clinton, lisan eğitimini Wellesley College'da tamamladı, daha sonra Yale'den hukuk derecesini aldı. 1975'te Bill Clinton'la evlenmesinin ardından, eski başkanın valiliğiyle beraber Arkansas first lady'si oldu. Clinton başkan seçildiğinde, eşi Hillary yönetimin başarısız olan sağlık reformu projesinin arkasındaki temel isimlerden biriydi. Yönetimde en zor zamanlarını eşinin Beyaz Saray stajyerlerinden Monica Lewinsky'le ilişkisi ortaya çıktığında yaşadı. Beyaz Saray sonrası dönemde New York eyaletinden Senato'ya seçildi. İkinci kez seçilmesiyle Demokrat partiden başkan adaylığı beklentileri artmaya başladı. Ancak o zaman senatör olan Barack Obama'nın sert rekabetiyle karşılaştı ve Irak Savaşı'na destek vermesinin de etkisiyle az farkla yenilerek yarış dışı kaldı. Obama, herkesi şaşırtan bir kararla Clinton'ı dışişleri bakanı olarak seçti. Dört sene bakanlık yapan Clinton, özellikle Arap Baharı sürecinde yönetimin en kritik isimlerinden biri oldu.
ŞU AN NE YAPIYOR?
Hükümetten ayrılmasından bu yana, Clinton, sağlık ve küresel ısınma da dahil olmak üzere pek çok küresel sorunla mücadele eden Bill, Hilllary ve Chelsea Clinton Vakfı'nda aktif olarak çalışmalarına devam etti. Vakıf için bağış toplanmasına yardım ediyor ve 300,000 dolara kadar ücret karşılığında konuşmalar yapıyor. Geçtiğimiz aylarda vakıf, yabancılardan aldığı bağışlar hakkındaki eleştirilerle gündeme geldi. Tüm bunların yanında bir de Clinton anılarını yazdığı “Zor Seçimler” adlı bir kitap yayınladı.
EN ÇOK HANGİ KONULARDA ÖNE ÇIKAR?
Clinton uzun yıllardır çocuk sorunları, sağlık hizmetleri ve kadınlar için hak ve fırsat eşitliği konularının en ateşli savunucularından biri oldu. Kendi adaylığının da en önemli “cam tavan”lardan birinin kırılması için bir fırsat olduğunu söylüyor. Dış politika konularında da uzman olan Clinton, Başkan Obama'nın İran'la bir anlaşmaya varma çabalarının en büyük destekçilerinden biri oldu. Libya, Bingazi'de dört Amerika'lının ölümüyle sonuçlanan saldırılar hakkında Cumhuriyetçiler tarafından hakkında açılan bir soruşturma hala devam ediyor. Uzun zamandır en çok tartışılan konulardan biri olan Clinton'ın e-maillerin kamuyla paylaşılması meselesi de bu Bingazi soruşturmalarından sonra patlak vermişti.
NASIL BAŞARILI OLMAYI HEDEFLİYOR?
Demokrat Parti içinde kendine dominant ve merkez bir yer edinen Clinton'ın parti içinden çok güçlü bir rakibi yok. Ona rakip olabilecek tek kişi, biraz daha solda konumlanan Massachusetts'den Elizaebeth Warren vardı, ki o da yarışa girmeyeceğini açıkladı. Martin O'malley ilk anketlerde çok güçlü bir varlık göstermezken, Clinton'ın bağış toplama gücü de ona yarışta büyük avantaj sağlayacak gibi gözüküyor. Ancak başkan adayı da geçen kampanyasında yaptığı hataları yapmaması, yanlış bir adım atmaması ve fazla özgüvenli görünmemesi gerektiğini biliyor. Seçim sürecinde de odakta, Clinton'ın dış politika deneyimi ve Obama'nın başarılı koalisyonunun ne kadarını koruyabileceği olacak gibi gözüküyor.
