BIST 100 9.645,02 % -0,50
USD/TRY 32,5563 % 0,11
EUR/TRY 34,8531 % 0,61
Piyasalar
9.645,02
% -0,50
32,5563
% 0,11
34,8531
% 0,61
1,0695
% 0,39
45,35
-0,09
2.317,83
% -0,41
87,38
% 0,44
En son haberlerden haberin olsun istemez misin?

Trump'ın İsrail ziyareti: Bölge barışı mı? Menfaat yarışı mı?

İsrail'i tanımayan Suudi Arabistan'dan sonra İsrail'e geçen, İran'ı "sevmeyen" her iki ülkede de İran'a nota veren ve İran'la aynı saftaki Rusya ile ilişkilerini de saklamayan ABD Başkanı Donald Trump'ın ilk resmi turu devam ediyor

Trump'ın İsrail ziyareti: Bölge barışı mı? Menfaat yarışı mı?
GÖKÇEN TUNCER 23 05 2017, 13:29

İsrail'i resmi olarak tanımayan Suudi Arabistan'dan Tel Aviv'e dün ilk direkt uçuş gerçekleşti.  İki ülke arası diplomatik ilişkilerin kurulacağını düşünenler bir süre daha bekleyecekler çünkü bu uçuşun nedeni uçağın içindeki isimdi: ABD Başkanı Donald Trump

Göçmen karşıtı görüşlerine rağmen Suudi Arabistan'da ihtişamlı bir gösteriyle karşılanan Trump, cebinde 380 milyar dolarlık anlaşmalarla ilk yurtdışı turunun ikinci durağı İsrail'e geçti.

44'ncü Başkan Barack Obama'dan yedi ay sonra bu ülkeye gelen Trump, Ben Gurion Havalimanı'na ayak basar basmaz yaptığı açıklamada, selefi Obama gibi, İsrail için "müttefik" vurgusu yaptı:  

"İsrail’e ziyaretimin asıl sebebi, ABD ile İsrail arasındaki ilişkinin bozulmasının imkansız olduğunu göstermek içindir."

Seçim kampanyası boyunca, Obama'nın aksine, İsrail'in işgal ettiği Filistin topraklarında yaptığı yerleşim yerlerine tam destek veren Trump'ın bu ziyaretinin söylemi ise daha "dikkatliydi":

"Milletlerin barış içinde yaşadığı bir gelecek inşa etmeliyiz. Son günlerde yaptığım ziyaretler sırasında yeni umutlar gördüm. Önümüzde, bu bölgede terörü bitirmek, güven, istikrar ve barışı sağlamak için eşsiz bir fırsat var. Ancak bunu birlikte çalışarak yapabiliriz. Başka yolumuz yok. Biz İsrail’i seviyor ve saygı duyuyoruz."

TRUMP GELMEDEN İSRAİL'İN FİLİSTİN KARARI

Filistin halkının Batı Şeria ve Ürdün arasındaki Allenby Köprüsü geçişlerini kolaylaştırılması, Filistinlilere istihdam sağlayacak iki yeni endüstri bölgesinin kurulması, Batı Şeria'da Arap köylerinin bulunduğu alanda yer alan Yahudi yerleşimlerinin yakınında Filistinlilere bina izni verilmesi gibi bir dizi ekonomik adımı, ABD Başkanı'nın ziyaretinden iki gün önce Meclis'ten geçiren Başbakan Benjamin Netanyahu da konuşmasında "Trump diplomasisini" izledi:

"Sayın Başkan, ben de sizin gibi Bölge'de barışı temin etmek için beraber çalışmayı dört gözle bekliyorum. Kolay olmayacak. Ancak sayın Başkan, hayatımda ilk defa değişim için gerçek bir umut görüyorum. Bu ziyaretin Arap-İsrail ilişkilerinde bir dönüm noktası olmasını umut ediyorum. Umarım bir gün İsrail Başbakanı da Tel Aviv'den Riyad'a uçabilir."

MAHMUD ABBAS'LA DA GÖRÜŞTÜ

İsrail yönetimiyle yaptığı müzakerelerden sonra bugün de Filistin lideri Mahmud Abbas'la görüşen Trump'ın konuşmasında en dikkat çekici nokta ABD Başkanı'nın Filistin ekonomisine destek olacaklarını açıklamasıydı.

Gazze üzerinde yıllardır devam eden ve kente yardımın ulaşmasını engelleyen ablukanın kaldırılıp kaldırılmayacağı ile ilgili herhangi bir yorum yapmayan Trump, "Filistin ekonomisine destek için Başkan Abbas ile çalışmayı umuyoruz. Barışın tesisi için Filistinlilere ve İsraillilere yardım edeceğiz"diye konuştu.

Trump, "Barışın sağlanması konusunda kararlıyım. Bu iki liderle (Abbas ve İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu) kalıcı bir barışa kavuşmak üzere çalışmayı umuyorum"dedi.

Beytüllahim'de gerçekleşen görüşme sonrası Abbas'tan ise sürpriz "Trump'ın barışı sağlayan adam olarak tarihe geçmesini temenni ediyoruz"değerlendirmesi geldi:

"Barışın sağlanması, Filistin ekonomisinin gelişimine ve kanunun üstünlüğü esasına dayalı kurumsallaşma için geniş ufuklar açacaktır. Şiddet kültürü yerine barış kültürü yayarak, topraklarımızın içinde ayrım duvarları yerine komşularımıza uzanan dostluk köprüleri kuracağız."

OKLAR İRAN'A ÇEVRİLİYOR

Trump ve Netanyahu'nun dilinin sertleştiği konu ise İran oldu. Mezhep çatışmaları, Suriye krizinde farklı saflarda yer alma ve üretilecek petrol miktarı gibi sebeplerden ötürü İran'la arayı 40 yıldır düzeltmeyen Suudi Arabistan'dan sonra, İsrail'de de nükleer program  ve terör konusu masadaydı.

Donald Trump, Birleşmiş Milletler'in beş daimi üyesi ABD, Çin, Fransa, Rusya, İngiltere ve Almanya ile 2015'te imzaladığı anlaşmayla uranyum zenginleştirerek nükleer silah üretmeyeceğine söz veren, karşılığında 1979'dan bu yana devam eden Batı yaptırımlarından büyük oranda kurtulan İran'ın ABD'ye minnettar olması gerektiğini vurguladı. Başkan, "olumlu anlaşmaların", "ABD sayesinde" yakalandığını ve bu durumun İran'ın gelişmesine katkı sağladığını söyledi.

İran'ın asla nükleer silahlara sahip olamayacağını belirten Trump, "İran teröristleri ve milisleri fonlamayı, eğitmeyi ve onlara ekipman vermeyi bir an önce bırakmalı" diye konuştu. Trump'a göre Suudi Arabistan ve İsrail, "İran'ın beslediği"  terörle mücadele sayesinde yakınlaştı.

Bazı İsrail politikalarına muhalefetini gösteren Obama yönetiminden sonra Trump'ın bu çıkışına İsrail Başbakanı'nın yanıtı ise netti:  Amerika'nın İran politikasındaki değişiklikten çok memnun olduğumuzu bilmenizi isterim.

NÜKLEER ANLAŞMA BİTER Mİ?

Trump'ın hep var olan İran gerginliği dört aylık görev sürecinde de devam etti. Bu süreçte iki defa balistik füze denedikleri gerekçesiyle İran'ın yanı sıra, füze programına katkıda bulunduğu iddia edilen Birleşik Arap Emirlikleri, Lübnan ve Çin'de yer alan kurumlara da ekonomik yaptırım uygulandı.

Seçim kampanyası boyunca nükleer anlaşması için "Dünyanın en kötü anlaşması" yorumunu defalarca yapan ve göreve geldiğinde bu mukaveleyi iptal edeceğini söyleyen  Trump'ın İran hakkındaki sonraki hamlesi ise henüz belirsiz. Hele ki İran gibi Suriye'de Beşşar Esed'i destekleyen, bölgede gücünü giderek artıran Rusya ile "yakın"  ilişkileri ve seçim kampanyasına Rusya'nın destek verdiği dedikoduları bu kadar ifşa olmuşken...

Nükleer anlaşmanın altındaki İran imzasının sahibi Hasan Ruhani'nin, geçen haftaki seçimlerle başlayan ikinci cumhurbaşkanlığı döneminde Trump'a karşı nasıl "guard" alacağı da bölge siyaseti açısından oldukça kritik.

Yukarı

Business HT×