BIST 100 9.133,73 % 0,59
USD/TRY 32,3662 % 0,07
EUR/TRY 34,9646 % -0,15
Piyasalar
9.129,22
% 0,54
32,3661
% 0,07
34,9645
% -0,15
1,0778
% -0,10
47,65
0,00
2.229,87
% 1,60
87,00
% 1,86
En son haberlerden haberin olsun istemez misin?

Siber krizin tarihçesi

ABD ve Çin arasındaki siber mücadelenin kilit tarihleri

Siber krizin tarihçesi
ÖZGE ÖZDEMİR 07 07 2015, 09:17

Dünyanın en büyük ticari ortaklarından olmalarına rağmen ABD ve Çin arasındaki gerginlik bir türlü sona ermiyor.

İki ülke arasındaki en büyük tartışma konularından ilki, Çin’in Güney Çin Denizi’nde hakimiyetini artırma arzusu.

Dünyanın en büyük ticaret rotalarından olan, gaz ve petrol rezervlerine sahip Güney Çin Denizi üzerindeki gerginliğin ardından iki ülke arasındaki en büyük tartışma konusu ise siber güvenlik.

ABD ve Çin, ticari ilişkilerini geliştirmek için müzakere masasına ne zaman otursa, siber güvenlik her seferinde gündeme geliyor. ABD, resmi ve ticari kurumlarına gerçekleştirilen siber saldırılardan ötürü Çin’i suçlarken Çin bu iddiaları reddediyor.

Ancak iki ülke arasında son zamanlarda yaşanan gelişmeler, siber mücadelenin geldiği noktayı göstermesi açısından dikkat çekici.

İşte Çin ve ABD arasındaki siber mücadeleye dair son yılların önemli tarihleri:

7-8 Haziran 2013: ABD Başkanı Barack Obama ve Çin Devlet Başkanı Xi Jinping, Sunnylands zirvesinde bir araya geldi. Başkan Xi, Mart 2013’te göreve geldiğinden beri ilk defa bir araya gelen iki dünya lideri, zirvenin ardından yaptıkları açıklamada “siber güvenlik ortak çalışma ekibi” kurduklarını belirtti. ABD, adil rekabet ve hırsızlığa karşı durmayı talep ettiğini duyurdu.

Ve Snowden sahneye çıkar...

Haziran 2013: Amerikan Ulusal Güvenlik Ajansı’nın (NSA) eski çalışanı Edward Snowden, aynı tarihlerde Hong Kong’dan dünya gündeminin ortasına düştü. Snowden, uluslararası basın kuruluşlarına sızdırdığı belgelerde, NSA’nın casusluk faaliyetlerinin inanılmaz boyutlara vardığını ifşa etti. Bunun üzerine Çin, ABD’yi 'ikiyüzlülükle' suçladı. Çin’in, Snowden’ın Hong Kong’dan kaçarak Rusya’ya gitmesine izin vermesi ise ABD’yi bir hayli sinirlendirdi.

ABD’den ilk mahkeme kararı

Mayıs 2014:  ABD Başsavcısı Eric Holder, büyük jürinin beş Çinli askeri hacker’ı Amerikan şirketlerine saldırmaktan ötürü suçlu bulduğunu açıkladı. Kilit önemde olan enerji ve metal endüstrilerinde faaliyet gösteren altı şirketten ticari sır çalmakla suçlanan Çinli yetkililer, Amerikan ulusal güvenliğini çiğnemekle suçlandı. Ticari sırları çalınan şirketler arasında Westinghouse Electric, US Steel, Allegheny Technologies, Alcoa ve SolarWorld ile BD Çelik İşçileri Sendikası vardı. Bu kararın üzerine Çin ve ABD arasında siber güvenliğe dair kurulan çalışma grubu dağıtıldı.

Çin siber ekibine dair ilk belge

Mart 2015: Çin Kızıl Ordusu’nun yayınladığı son rapor, ilk defa siber saldırı ekiplerinin olduğunu ortaya koydu.

ABD’nin saygın haber sitesi Daily Beast’e göre, Çin Halk Kurtuluş Ordusu’nun “Askeri Stratejinin Bilimi” adlı yayınında, ülkenin gizli siber savaş güçlerinin olduğu ilk defa yer aldı. Bu yayın Çin Halk Kurtuluş Ordusu’nun en üst düzey araştırma ekibi tarafından hazırlanıyor. Batılı analistler ve ABD istihbaratı tarafından titizlikle takip edilen yayın, neredeyse 10 yılda bir hazırlanıyor.

Çin’e hırsızlık suçlaması

13 Haziran 2015: ABD, Çinle bağlantılı hacker’ların istihbarat ve ordu personeliyle ilgili hassas bilgileri çaldığını iddia etti. Amerikan güvenlik personelinin çalınan kişisel verileri arasında göz rengi, mali geçmişleri, madde bağımlılıkları, akraba ve yakınlarının iletişim bilgilerinin yer aldığı; bu bilgilerle şantaj yapılabileceği aktarıldı.

Amerikan istihbaratının eski yetkililerinden Joel Brenner, ele geçirilen verileri "altın madeni" olarak betimledi. Saldırıdan 14 milyon kişinin etkilenmiş olabileceği belirtilirken Çin yönetimi iddialara öfkeyle yanıt verdi.

Yine ortak çalışma grubu...

25 Haziran 2015: Bir araya gelen Amerikalı ve Çinli yetkililer, birbirlerine yönelttikleri suçlamaların ardından siber casuslukla ilgili “ahlak kuralları” üzerinde çalıştıklarını açıkladı.

ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, “ABD ve Çin, siber güvenlik alanında bir devletin nasıl tutum sergileyeceğine dair birlikte çalışmalı. Siber faaliyetler konusunda eylem kuralları oluşturmak adına Çin, birlikte çalışmayı kabul etti” açıklamasında bulundu.

Hillary Clinton’dan Çin’e ağır sözler

5 Temmuz 2015: ABD’nin eski dışişleri bakanı ve gelecek sene düzenlenecek başkanlık seçimleri için adaylığını açıklayan Hillary Clinton, Çin’i siber casuslukla suçladı. Çin’in ABD’nin ticaret ve devlet sırlarını çaldığını öne süren Clinton, “Çin, ABD’de hareket etmeyen her şeyi hack’liyor” dedi. Çin ise Clinton’a yanıt vermemeyi tercih etti. 

Yukarı

Business HT×